Antandros Antik Kenti'nin gün ışığına çıkarılması ve korunmasına destek vermek amacıyla, 1999 yılında Balıkesir’de kurulan Antandros Derneği, Edremit’in tarihi ve kültürel yerlerini tanıtmayı içeren bir tanıtım turu düzenledi.
Edremit Belediyesi’nin destekleri, Sinan Tortum rehberliğinde gerçekleşen tanıtım turuna dernek üyesi 20 kişi katıldı. Turda, Edremit’in zirve noktası Çamtepe’nin altındaki gecekondu mahallesi İbrahimce Caddesi’nden, Sabahattin Ali’nin “Değirmen” öyküsü ile “Kuyucaklı Yusuf” romanında geçen Yanık Değirmen ve Çınarlı Çeşme’ye, Milli Mücadeleye destek veren eşrafın konaklarından Edremit’in lezzetlerinin tadılmasına kadar ilçenin tüm değerleri tanıtıldı.
Bu gezide Edremit’te turizm alanında daha yapılacak şeyler olduğu, buna karşın yeterli bütçe olmadığı, yapılabileceklerin de hükümetin getirdiği tasarruf tedbirlerine takıldığını gözlemledik.
Örneğin, Çamtepe’nin eteklerinde ağırlıklı olarak Roman vatandaşların yaşadığı İbrahimce Mahallesi’nde ciddi bir kentsel dönüşüme ihtiyaç var. Habib Ağa ya da Ağa Tepe’deki Habib Ağa Evi ile eski Verem Savaş binası kaderine terk edilmiş durumda. Rehberimiz Sinan Tortum ilçeye hakim çok güzel bir manzarası olan mekanın restore edilerek İstanbul’daki Piyerloti gibi turistik yeme-içme birimlerinin de olduğu turistik bir alan haline getirilmesi gerektiğini söylüyor.
Deneyim müzesi olabilir
Hacı Kabakçılar Evi‘ni belediye tarafından satın alındığını öğrendik. Buranın restore edilmesi halinde kentin mevcut turistik değerlerine bir yenisi eklenebilir. Hatta bu tarihi evde sahibinin lakabından esinlenilerek özel olarak kabaktan hazırlanacak yemek ve tatlıları menüsünün baş köşesine koyan bir lokanta açılabilir.
Sabahattin Ali’nin “Değirmen” öyküsünde geçen Yanık Değirmen’in ziyaretçilerin farklı bir deneyim yaşayacağı bir anlamda yaşayan bir müzeye dönüştürülmesinde yarar var. Burası nasıl ki ABD’de eski altın madenleri gezginlere turistik maden arama deneyimi yaşatıyorsa Edremit gezginlerine de Değirmen öyküsü eşliğinde turistik un öğütme deneyimi yaşatan bir mekan haline getirilebilir.
Tarihi, Sanatçı ve Lezzetli Edremit
Turumuzu Tarihi, Sanatçı ve lezzetle Edremit olmak üzere üç başlık altında değerlendirecek olursak gözlemlerimi şöyle özetleyebilirim.
Tarihi Edremit: Bu konuda en başa sokak iyileştirmenin başladığı Gazi Sokağı’nı koymakta yarar var. Sokakta yenilenen eski evler kentin tarihi dokusu hakkında bir bilgi veriyor. Atatürk Evi tarihe ve büyük öndere saygı bir anlamda saygı duruşunda bulunuyor. Cumhuriyet Meydanı, Molvalıoğlu Binası, Kula Palas Otel, Hürriyet Caddesi, Pembe Ev, Makinistin Evi, Sıra Rum Evleri, Tatar Camii, Ağa Camii, Kurşunlu Cami, Karagözoğlu Zeytinyağı Fabrikası Edremit’tin tarihi hakkında bilgi sahibi olmak için mutlaka görülmesi gereken yerleri oluşturuyor.
Sanatçı Edremit: Bu konuda birçok ülkede sergi açmış olan Latife Akın’ın adını atölyesinin bahçesinde bulunan asırlık manolya ağacından olan Magnolia Resim Atölyesi’ni ayrı bir yere koyuyorum. Her şeyin insanın kendisinde gizli olduğunu, aslında her şeyin bir döngü olduğuna inananın Akın, sanat ve bir oyun terapisti olarak çocuklara resim dersi de veriyor.
Merhum Feyza Uysal’ın Resim Atölyesi, Arzu Balkan’ın Çini Atölyesi, Edremit’te bir sanat vahası olarak adlandırılıyor. Günümüzde burası hediyelik eşya almak isteyenlerin önemli uğram yerlerinden biri haline gelmiş durumda. Bıçakçı Osman ile bakır ve kalay ustalarının bulunduğu zanaatkarlar çarşısı da gezilmeye değer.
Lezzetli Edremit: Edremit’te her damağa hitap eden birçok lezzet durağı bulunuyor. Bu gezide zaman darlığından dolayı bu duraklardan sadece Köfteci Hilmi, Höşmerimci Ağatekin ve Nar Kadın Gurme Evi’ni gezebildik. Edremit’te aralarında Lokanta Bahar, Cumhuriyet Lokantası, Kanaat Lokantası, Edremit İnci Lokantası, Raman Döner Salonu, Aynalı Çarşı Döner Salonu, Fazilet Hanım Mantı Evi ve Yörem Latife Mantı Evi gibi lezzet durakları da var.-Kerem Köfteoğlu