Dünya Seyahat ve Turizm Konseyi, 2024'te seyahat ve turizm için rekor kıran bir yıl öngörüyor. Sektörün küresel ekonomik katkısının 11,1 trilyon dolarlık rekor seviyeye ulaşması bekleniyor. Önümüzdeki 10 yıl için ise umut verici bir gelecek öngörülüyor

Dünya gazetesinde yer alan habere göre tüketiciler seyaha­ti bütçelerinin önem­li bir parçası olarak gördükçe, seyahat ve turizm sektörünün küresel gayri safi yurt içi hasılaya katkısının ye­ni zirvelere ulaşması bekleni­yor. Dünya Seyahat ve Turizm Konseyi (WTTC) 2024'te se­yahat ve turizm için rekor kı­ran bir yıl öngörüyor.

“Gerçek bir ekonomik güç merkezi”

WTTC CEO'su Julia Simp­son, "Geçen yıl küresel bir dur­gunluğa ve yüksek enflasyona gireceğimize dair bazı endişe­lere rağmen, bu yıl seyahat ve turizmin küresel olarak gerçek bir ekonomik güç merkezi ol­duğunu görüyoruz" dedi.

WTTC’nin yıllık raporuna göre, 2024 yılında küresel çap­ta harcanan her 10 doların 1 do­ları seyahat için harcanacak. Raporda bu durum, “Seyahat ve Turizm, önceki rekoruna gö­re 770 milyar dolar daha katkı­da bulunacak ve dünya çapında her 10 dolardan 1’ini üreten kü­resel bir ekonomik güç merke­zi olarak otoritesini kanıtlaya­cak” şeklinde ifade edildi.

11,1 trilyon dolara ulaşacak

WTTC, sektörün 2024 yılın­da küresel GSYH'ye katkısının bir önceki yıla göre yüzde 12,1 artarak 11,1 trilyon dolara ula­şacağını ve küresel GSYH'nin yüzde 10'unu oluşturacağı­nı tahmin ediyor. Bu, 2019'da kırılan bir önceki rekora göre yaklaşık yüzde 7,5'lik bir artış anlamına geliyor.

Rapor, analiz edilen 185 ül­keden 142'sinin önceki ulusal rekorları geride bırakacağını tahmin ediyor.

Oxford Economic ile ortak­laşa hazırlanan WTTC'nin ra­poru; küresel olarak yaklaşık 348 milyon işe destek sağla­yan, fırsatlarla dolu bir sektö­rü sergiliyor. Rapor, bu duru­mun 2019'daki en yüksek nok­tasına kıyasla 13,6 milyondan fazla iş artışını temsil ettiğini vurguluyor. Uluslararası ziya­retçi harcamalarının 2019 zir­vesine yaklaşarak 1,89 trilyon dolara ulaşması beklenirken, yerli turistlerin rekor bir yılda olduğundan daha fazla harca­ma yaparak 5,4 trilyon dolara ulaşması tahmin ediliyor.

10 yıl sonrası için umut veren öngörülerde bulunuldu

WTTC; gelecek 10 yıl için seyahat ve turizm sektörle­rinde, güçlü büyüme ve kari­yer fırsatlarıyla karakterize edilen umut verici bir gelecek öngörüyor. 2034 yılına kadar sektör, küresel ekonomiyi 16 trilyon dolarlık değerle güç­lendirecek ve tüm ekonomik manzaranın yüzde 11,4'ünü oluşturacak.

Rapordaki değerlendirme­ler şöyle devam ediyor: “Bu patlayan endüstrinin ayrıca dünya çapında 449 milyon ki­şiye istihdam sağlayarak bir iş yaratma devi olması bekleni­yor. İş gücünün yaklaşık yüzde 12,2'si bu canlı sektöre güç ve­recek ve seyahat endüstrisinin küresel istihdamdaki önemli rolünü sergileyecek.

Analiz edilen ülkelerin dört­te üçünden fazlasının GSYİH katkısı açısından 2019'un en yüksek noktasını aşması bek­lenirken, seyahat ve turizm sektörleri; şimdiye kadarki en dönüştürücü döneminin eşi­ğinde ve daha önce görmedi­ğimiz bir ölçekte refah, yenilik ve bağlantı vaat ediyor.”

Rapordan geçen yıla bakış: Dünya çapındaki istihdam 330 milyona çıktı

-Ekonomik belirsizliklere ve jeopolitik sarsıntılara rağmen seyahat ve turizm sektörü gelişiyor. Yaklaşık 10 trilyon dolarlık ekonomik enjeksiyonla sektör, pandemi öncesi zirvesine ulaşarak küresel ekonomideki kritik rolünü kanıtlamıştır.

-2023'te 9,9 trilyon doların biraz üzerinde küresel GSYİH'nın yüzde 9,1'ini temsil eden seyahat ve turizmin finansal ayak izi; 2019'daki seyahatin altın yılından bu yana zirvesinin yalnızca yüzde 4 gerisinde kalarak en büyüğü oldu.

-Sektör, ayrıca iş gücünü ek 27,4 milyon kişiyle destekleyerek dünya çapındaki toplam istihdamı yaklaşık 330 milyon kişiye çıkardı.

-Uluslararası harcamalar yüzde 33,1 artarak 1,63 trilyon dolara ulaştı ve yerel harcamalar yüzde 18'den fazla artarak 5 trilyon dolara ulaştı.

- 2023, seyahate olan tutkuyu göstererek sahneyi hazırladı ve 2024'te rekor kırılacak bir yılın önünü açtı.

-Bu büyüme, dünyanın en büyük iki turizm pazarının uluslararası ziyaretçi harcamaları açısından geride kalmasına rağmen gerçekleşti; hem ABD hem de Çin'de uluslararası turist harcamalarında çok daha yavaş bir geri dönüş görüldü.