Turizm sektöründe faaliyet gösteren otellerimiz, bugün artık dünyanın önemli gündem maddelerinin başında olan sürdürülebilirlik konusunda, son derece sorumlu bir tutum sergileyerek, kurumsal sürdürülebilirliği, sadece bir iş stratejisi değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı olarak görüyor, çevreye saygılı, topluma katkı sağlayan ve yeşil inovasyonla gelecek nesiller için daha iyi bir dünya yaratmayı amaçlayan bir vizyonla çalışıyorlar. 

Sürdürülebilirliğin dünya için artık bir tercih değil, bir mecburiyet olduğunu, küresel turizm sektörünün özellikle sürdürülebilirlik noktasında önemli bir dönüşüm yaşadığını belirten sektör profesyonelleri, sürdürülebilirliği, turizm sektöründe yükselen ve kalıcı olması gereken çok önemli bir konumda görüyorlar. Aslında sürdürülebilirliği, en başından otellerinin temel değerlerinden biri olarak gördüklerini, ISO 9001 kalite yönetim sistemi, ISO 22000 gıda güvenliği yönetim sistemi, ISO 14001 çevre yönetim sistemi, ISO 50001 enerji yönetim sistemi, yeşil anahtar, sıfır atık sertifikası, Travel Life Sürdürülebilirlik Sertifikası, I-REC Sertifikası gibi aldıkları sayısız ödül ve sertifika ile belgeleyen otellerimiz bulunuyor.  Bunun yanı sıra zincir oteller de aynı zamanda bağlı bulundukları otel gruplarının geniş kapsamlı sürdürülebilirlik programlarını da uygulayarak, işletmelerinin çevre ayak izlerini azaltmalarına yardımcı oluyorlar. Global Sürdürülebilir Turizm Konseyi (GSTC) ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın üç yıllık olarak imzaladıkları protokol gereğince alınması zorunlu olan ve 3 aşama olan Sürdürülebilir Turizm Sertifikası’nı, otellerimizden bir kısmı tam olarak otellerinde ve grup otellerinin tümünde alırken, bir kısım otellerimiz ise son aşamaya gelmiş durumdalar. Bununla birlikte sürecin, sertifikasyon aşamalarının tamamlanması ile bitmediğini, bu sertifikanın her yıl yenilenmesi gerektiğini belirten sektör temsilcileri, gelecek kuşaklara bırakmak istedikleri daha iyi bir dünyanın ön koşulu olarak gördükleri sürdürülebilirlik misyonu için, mevcut standartlarını korumanın yanı sıra, üzerine eklemeler de yaparak ilerlemeyi hedefliyorlar.

Seyahat ve turizm endüstrisi, dünyadaki sera gazı emisyonlarının yüzde 9 ila 12’sini oluşturuyor

Bu gerçeğin bilincinde olan sorumluluk sahibi otellerimiz, aldıkları aksiyonlarla tarihe, doğaya, denize, daha genel anlamda gezegenimize ve geleceğimize sahip çıkıyorlar. Bu bağlamda otellerimiz:

Enerji Verimliliği: Enerji tüketimini azaltmak için enerji verimli aydınlatma ve cihazlar kullanıyor. Otel genelinde LED aydınlatmaları, sensörlü aydınlatmalar, dimlenebilir enerji tasarrufu sağlayan sistemlere yer veriyorlar.

Yenilenebilir Enerji: Karbon ayak izini azaltmak amacıyla, tesislerinde güneş panelleri gibi yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanıyorlar

Su Tasarrufu: Su tüketimini minimize etmek amacıyla su tasarruflu duş başlıkları ve musluklar kullanıyorlar.

Atık Yönetimi: Atıkların geri dönüşümünü sağlamak ve atık miktarını azaltmak için kapsamlı bir atık yönetim sistemi uyguluyorlar. Misafirler için odalarda ve ortak alanlarda geri dönüşüm kutuları bulunduruyorlar. Ayrıca, organik atıkları kompost yapıyorlar. Bitkisel atık yağları belli periyotlarla atık taşıma lisanslı sahip anlaşmalı firmalara teslim ediyorlar.

Sürdürülebilir Malzeme Kullanımı: Otelde kullanılan malzemelerin çevre dostu, geri dönüştürülebilir ürün olmasına özen gösteriyorlar. Tek kullanımlık plastikleri minimize ediyor ve biyolojik olarak parçalanabilir ürünler tercih ediyorlar.

Yerel ve Organik Ürünler: Restoranlarında, yerel üreticilerden temin edilen organik ve sürdürülebilir tarım ürünlerini kullanıyorlar. Bu hem karbon ayak izini azaltmaya yardımcı oluyor hem de yerel ekonomiye destek sağlıyor

Çevre Eğitimleri ve Bilinçlendirme: Hem personeli hem de misafirleri çevre konusunda bilinçlendirmek için düzenli eğitimler ve bilgilendirme kampanyaları düzenliyorlar. Havluların ve nevresimin her gün değiştirilmesinin çevreye ve su kaynaklarına verdiği zarar hakkında bilgilendirmeler yaparak, misafirleri de bu konuda bilinçlendiriyorlar.

Elektrikli araçlar: Özellikle büyük açık alana sahip oteller, elektrikli araçlar kullanıyorlar ve elektrikli araç şarj ünitelerine yer veriyorlar.

Hayvan Barınaklarına Yemek Temini: Otellerin mutfaklarında artan gıdaları hayvan barınakları ile paylaşarak sosyal sorumluluk kapsamında sokaktaki hayvan dostlara da unutmuyorlar.

Bunlara ek olarak, doğal alanların korunması, toplumsal katılım ve destek, çalışan refahı ve eğitimi, tüm süreçlerde ayrımcılığın önlemesi, yerel / bölgesel kalkınma istihdamının desteklenmesi, kadın, genç ve dezavantajlı grupların istihdamına yönelik fırsatlar yaratmayı da önemli bir sorumluluk olarak görüyor ve bu konularda da çalışmalar yürütmeyi sürdürebilirlik politikaları olarak gerçekleştiriyorlar. Yaptıkları inovasyonları misafirlerin, otele girdiği anda fark etmeye başladığını belirten sektör profesyonelleri yine de farkındalıklarını artırabilmek için sürdürülebilirlik raporlarını, misafir odalara bilgilendirme kartları bırakarak, info TV’ler üzerinden bilgilendirmeler yaparak, misafir odalarında yer alan QR kodları ve web sayfaları aracılığıyla tüm paydaşlarıyla ve misafirleriyle paylaşıyorlar.  

Bir online turizm acentesinin yapmış olduğu araştırmanın 2023 sonuçlarına göre, seyahat eden kişilerin yüzde 83’ü, sürdürülebilir turizmin kendileri için önemli olduğunu belirtiyor. Uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi Ernst&Young’un Turizm Sektörü Değerlendirmesi 2023 raporuna göre ise turizm endüstrisi alanında değişen dinamikler; trendleri ve öncelikleri de etkiliyor. Buna göre artık sürdürülebilirlik, teknoloji, kültürel deneyimler, sağlık ve güvenlik trendleri küresel turizm alanında ön plana çıkıyor.

Dünya genelinde artan çevresel farkındalık ve sürdürülebilirlik bilincinin, misafirlerin seyahat tercihlerine de yansıdığını belirten sektör temsilcileri, misafirlerin, çevreye duyarlı ve sürdürülebilirlik ilkelerine bağlı otelleri seçmeye önem verdiklerini, sahip oldukları sertifikaların, misafir güveni ve talepler açısından olumlu yönde etkileri olduğunu, müşteri sadakati oluşturduğunu, çevreye duyarlı bir otelde konaklamanın getirdiği huzur ve memnuniyeti yaşadıklarını, aktif olarak katılımın onların deneyimlerini daha da anlamlı kıldığını belirtiyorlar. Sektör profesyonelleri, sürdürülebilirlik kapsamında gerçekleştirdikleri ve her yıl daha çok iyileştirmek istedikleri rakamsal hedefleri paylaşırken, 2050 yılına kadar net sıfır karbon seviyesine ulaşmayı planlıyorlar. Sürdürülebilir Turizm Sertifikası’nın, sektörde doğru yönde atılmış bir adım olduğunu açıklayan sektör profesyonelleri, iyileştirilmesi ve geliştirilmesi yönünde görüşlerini bildiriyorlar: 

Eğitim ve Farkındalık: İşletmelerde, sertifikasyon sürecinde daha fazla eğitim ve rehberlik sağlanması gerekir.  Böylece, çalışanların bu süreçteki rolü güçlendirilir ve işletme genelinde sürdürülebilirlik bilincinin derinlemesine yerleşmesi sağlanır. Özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler için daha erişilebilir ve destekleyici programlar oluşturulabilir.

Tüm Paydaşların Katılımı: Sertifikanın sürdürülebilir ve etkili olması için tüm paydaşların katılımı, eğitimi ve desteklenmesi gereklidir. Tüm sektör paydaşlarının iş birliği yapması ve bu konuda bilinçli olması gerekir. Bu sayede hem sektördeki büyümeyi devamlı kılabilir hem de ülkemizi dünya turizminde daha ileriye taşıyabiliriz

Teşvik ve Destek Mekanizmaları: Sertifika almak isteyen işletmelere yönelik devlet destekleri ve teşvik programları geliştirilmeli, bu süreçte karşılaşılan finansal ve operasyonel zorlukların aşılmasına yardımcı olunmalıdır.  

Misafir Katılımı ve Şeffaflık: Misafirlerin sürdürülebilirlik süreçlerine aktif katılımını teşvik etmek, hem onların bu konuda bilinçlenmesini sağlar hem de işletmenin bu alandaki çabalarını daha görünür kılar. Şeffaf bir şekilde paylaşılan sürdürülebilirlik verileri, misafirlerin güvenini kazanma açısından kritik öneme sahiptir.

Denetim Mekanizmaları: Sertifikasyon sürecinde yapılan haberli denetim ile habersiz denetim de yapılmalı, denetimlerin sıklaştırılarak uygulamanın ciddiyeti ve önemi vurgulanmalıdır

Sürekli İyileştirme ve Güncelleme: Sürdürülebilirlik kriterleri, teknolojik yenilikler ve global trendler doğrultusunda düzenli olarak güncellenmeli ve iyileştirilmelidir. Bu, sektörün değişen şartlara hızla uyum sağlamasına olanak tanır ve daha yüksek standartların yakalanmasını mümkün kılar.

Sürdürülebilir turizm kriterlerinin 2025 yılı itibarıyla güncellenecek olmasını, sektöre katacağı yenilikler açısından desteklediklerini açıklayan sektör temsilcileri, turizmin geleceğinin sürdürülebilirlikte olduğuna inandıklarını, sürdürülebilirliğin sadece turizm sektöründe değil, yaşamın her alanında ve yaşadığımız ekosistemin her noktasında kendisine karşılık bulması gereken bir başlık olması gerektiğini düşündüklerini belirtiyorlar.

Turizm Proje Dergisi