Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği, TIF 2022 ( Tourism Investment Forum)’u, 16 Mayıs 2022’de Mandarın Orıentel Bosphours, İstanbul’da gerçekleştirdi. Forumda, Türkiye’nin ve dünyanın en önemli turizm bileşenleri bir araya geldi. Türkiye’de turizm yatırımın geleceği, pandemi sonrası yatırım trendleri, turizm verilerine stratejik bakış, markalar, trendler, kültür turizmde Şanlıurfa Taştepeler, dönüşüm, sürdürülebirlik projeleri genel başlıkları altında pek çok konunun masaya yatırıldığı forum, TTYD Başkanı Oya Narin’in yaptığı açılış konuşması ile başladı. 2. Turizm Yatırımları Forumu’na katılan tüm turizm aktörlerine ve sektörün temsil kuruluşlarının başkanlarına teşekkür ederek başladığı açılış konuşmasına Oya Narin, şu şekilde devam etti: 

Turizm Yatırımları Forumu’nun ilkini 2020 Ocak ayında gerçekleştirmiştik. Bugün ise ikincisini, çıtayı daha da ileriye götürerek gerçekleştiriyoruz. TTYD Yönetim Kurulu olarak, daha önceki dönemlerden devraldığımız güçlü yapıyı geliştirerek Türk turizmine kazandırdığımız 60 milyar dolarlık yatırımlarımızla beraber, bu platformla da iftihar ediyoruz. Gururluyuz, mutluyuz ve bu taşı kaldırırken bize omuz veren tüm destekçilerimizle mutluluğumuzu gönülden paylaşıyoruz.

2020 başında yaptığımız Forum’da TTYD’nin kendine ait bir marka altında kurumsallaştırma hedefimizden bahsetmiştim. TTYD olarak Türk turizminde

·       İhtiyacımız olan markalaşmayı gerçekleştirmek,

·       Finansman imkanlarını çeşitlendirmek,

·       Yatırım işbirlikleri yaratmak,

·       Türk Turizmcilerine yeni uluslararası ufuklar açmak bağlamında Turizm Yatırımları Forumu’nun katalizör rolü oynamasını hedefliyoruz.

Turizmde Dönüşüm projemiz kapsamında yaptığımız modellemelerde sektörün büyüme trendinin devam ederek kendi haline bırakıldığında dahi 70-75 mil USD gelire ulaşılabileceğini, ancak ciddi bir dönüşüm programıyla 2030’da 120 milyar USD’a ulaşılabileceğini öngörmekteydik.

Pandemi ile birlikte tüm varsayımlarımız alt üst olmasına rağmen öngörmesi imkansız iniş ve çıkışlarla dolu bir süreci atlatmaya yaklaşmış bulunuyoruz.

Olumlu tarafta, Covid dalgasına rağmen Dünyada ve Türkiye’de seyahat talebinin pandemi öncesi kadar güçlü devam ettiğini, turizm sektörünün de gerek küresel gerek ulusal düzeyde “sıfır”ı gördüğü noktadan geri dönüş yapacak dirence sahip olduğunu gördük. Bu bağlamda TGA’nın kurulması gibi önemli dönüşümsel adımların olumlu etkisinin de altını çizmek gerekir.

Söylemem gerekir ki, uzun dönemli baktığımızda, yarattığı bütün şoka rağmen pandemi de Türkiye’nin turizm sektörü için gelip geçen bir hadise olmuştur. Bugün bizi burada bir araya getiren, bir anlamda global mega trend niteliğindeki temel konu, Türkiye’nin her şeyiyle bir global turizm oyuncusu olarak iddiasını devam ettirmesi ve geliştirmesidir.

Son 40 yılda, ama özellikle de son 20 yılda başarılı politikalar ile bu mega trendi doğuran bazı temel faktörleri vurgulamak istiyorum.

Bunlar:

·       Ülkemizin her türlü kısa dönemli problemlere rağmen kalkınma ve büyüme kabiliyeti,

·       Geniş ve çeşitli endüstriyel ve tarımsal üretim kabiliyeti,

·       Genç ve eğitimli insan gücü

·       Finansal ve hukuksal altyapısı ve uluslararası yapılarla entegrasyonu

·       Ülkemizin Batılı kimliği

·       Seyahat kolaylığı

·       Ve tabi ki inanılmaz doğal ve kültürel zenginlikleridir.

İşte biz bu gücümüze dayanarak son 30 yılda 600 milyon insanı misafir ettik ve gelecek 30 yılda da 2 milyar insanı misafir etmeye hazırlanıyoruz.

Nitekim TTYD olarak yaptığımız çalışmalar ve hesaplamalar, ülke turizminin büyümeye devam edeceğini çok kısa sürede bugünkü rakamların 2 katına çıkabileceğini gösteriyor. Bu turizm hareketini geliştirirken de sadece kısa dönemli turist hareketine değil, uzun dönemde daha sürdürülebilir kılacak unsurlara da odaklanmamız gerekiyor.

1.8 milyon konaklama kapasitesi ile dünya turizminde küresel oyuncu konumundaki Türk Turizm sektörü, turizm STKları ve Bakanlığımız ile birlikte stratejik planlarını gerçekleştirirken, küresel sahnedeki yerini daha da geliştirmek sürecinde, yabancı dostlarımız ve meslektaşlarımızla bu süreçte daha yakın ve beraber çalışmak istiyoruz. Zira Türkiye, genç ve dinamik nüfusuyla bulunduğu bölgede gelecek 10 yılda en hızlı büyüyen ülkelerin başında gelecektir. Bu iddiayı veriye dökmek gerekirse 2020 yılındaki ortanca yaş 32,7, 15-24 yaş arası nüfus oranı yüzde 19, çalışma çağı olan 15-64 yaş arası nüfus oranı 66,7, çocuk nüfus oranı tüm AB ülkelerinin üzerinde, yüzde 27’dir. Turizmde dönüşümsel adımları atmamız halinde ülke büyümesine gelecek ilave büyüme artışı 1,6 puandır. Hanımefendiler ve beyefendiler, kulağa küçük gelen bu ilave büyüme tek başına, bugünkü gayrisafi yurtiçi hasıla değerleri üzerinden 130 milyar dolarlık bir ekonomi ifade etmektedir.

İşte önümüzdeki 10 yıl için zikrettiğimiz “Yeni Gelecek: New Next” budur. Bu süreçte TTYD, başta TIF olmak üzere bütün çalışmalarında bu stratejik gündeme uygun aksiyon alacak ve Türk Turizminin “Yeni Geleceğe” yolculuğunda küresel oyuncular ve Türk yatırımcıları için referans noktası olmaya devam edecektir.

Binlerce yıldır kültürlerin buluştuğu bu topraklarda, devletimizin aralıksız desteği ve 21. yüzyılın yeni anlayışıyla; medeniyetimizi, doğamızı, vizyonumuzu dünya halklarıyla paylaşmaya ve bu bağlamda onları misafir etmeye devam edeceğiz.

Bu duygu ve düşüncelerle başta destekçilerimiz olmak üzere tüm katılımcı, yatırımcı ve kurum temsilcilerine, TTYD ekibine ve TIF 2022’nin gerçekleşmesine katkıda bulunan herkese şahsım ve Yönetim Kurulum adına teşekkür ediyor, Forum süresinde tüm katılımcılara verimli tanışmalar ve işbirlikleri dilerken New Next 2023’te buluşmak ümidiyle neşeli ve verimli bir gün olmasını temenni ediyorum.