Yükleniyor

Türkiye, yıl boyunca sürdürülebilir bir kruvaziyer turizmi politikası benimseyerek, yeni rekorlara imza atabilir

Kruvaziyer sektöründe hizmet veren firmalarımız gerek sahip oldukları lüks gemileriyle gerek dünyaca ünlü kruvaziyer firmalarının Türkiye genel satış acenteliğini yaparak gerekse online platformları ile kruvaziyer tatilini daha ulaşılabilir hale getirerek, turizm ekonomimize önemli bir katma değer sağladıkları gibi Türkiye limanlarımızın ve turizmimizin dünya cruise sektörüne ve cruise yolcularına tanıtılmasında da önemli bir rol üstleniyorlar.


Kruvaziyer seyahatini, misafirlerin bir tatilden bekleyebilecekleri her şeyi bir arada sunan eşsiz bir deneyim olarak niteleyen sektör profesyonelleri, bavul taşıma derdi olmadan tek bir seferde birden çok destinasyonu keşfetme fırsatı sağlayan hareketli bir tatil yaşama olanağına, her sabah başka bir limanda uyanmanın, o şehirleri keşfetmenin keyfine vurgu yapıyorlar. Yüksek müşteri memnuniyeti hedefiyle misafirlerini ağırlamayı hedef edindiklerini belirterek, verdikleri hizmetleri, dünya mutfağından ve yerel tatlardan özel lezzetler sunan restoranlar, konuklarının rahatlaması ve dinlenmesi için havuz, su parkları, spor salonları ve SPA olanakları, her yaştan misafire hitap eden benzersiz bir seyahat deneyimi için tiyatrolar, şovlar, canlı müzik dinletileri, yarışmalar turnuvalarla sınırsız eğlence ve aktivite olarak açıklıyorlar. Çocuklu ailelerin rahat bir tatil geçirebilmesi için farklı yaş gruplarına göre tasarlanmış çocuk kulüpleri, özel oyun alanları ve aile dostu aktiviteler bulunduğunu, böylece çocukların kendi yaşıtlarıyla zaman geçirirken, ailelerin de kendi tatillerinin tadını çıkarabildiklerini ifade ediyorlar. Misafir profillerinin farklı yaş gruplarından, kültürlerden ve seyahat alışkanlıklarına sahip kişilerden oluştuğunu, ağırlıklı olarak Amerika Birleşik Devletleri, Latin Amerika, Kanada, Rusya, Litvanya, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan, Güney Kore, Fransa Belçika, Almanya, İsviçre, İngiltere, İtalya, İspanya, Yunanistan, Uzak Doğu, Asya’dan ve Türkiye’den olduğunu belirtiyorlar. Türk misafirlerin ilgisinin her geçen gün arttığını gözlemlediklerini fakat yurt dışından gelen misafirlere oranla hala geliştirmeleri gereken seviyelerde olduğunu ifade ediyorlar.


Türkiye’nin dünya kruvaziyer pastasından yeteri kadar pay alamamasının nedenleri:

Türkiye’nin, kruvaziyer turizmi açısından çok büyük bir potansiyele sahip olduğunu ve her geçen yıl bu alandaki konumunu güçlendirdiğini belirten sektör temsilcileri, İstanbul Galataport, Kuşadası, İzmir, Bodrum ve Antalya gibi önemli limanları, Avrupa ve Asya kıtalarının kesişim noktasında yer alması ve zengin tarihi ile kruvaziyer turları için cazip bir destinasyon olmasına rağmen dünya kruvaziyer pastasından yeteri kadar pay alamadığını düşünüyorlar ve nedenlerini açıklıyorlar:  

Yatırım: Özellikle İstanbul Galataport limanının, şehrin merkezinde yer alması ve cazibe merkezlerine yakın olması sebebiyle hem kruvaziyer gemileriyle gelen misafirler için kolaylık sağladığını hem de Türk misafirlerin gemileri sıkça görmesi sebebiyle ilgiyi ve farkındalığı arttırdığını; Kuşadası’nın, Efes Antik Kenti gibi önemli tarihi yerlere ulaşım sağladığını fakat diğer portlarımızın, potansiyelinin altında kaldığını ve bu bölgelere gerekli yatırımların yapılıp, daha fazla kruvaziyer gemisini çekmenin mümkün olduğunu;

Mevsimsellik: Türkiye’nin, yaz aylarında kruvaziyer turizmi açısından popüler olması fakat kış sezonunda seferlerin azalmasının sektörü mevsimsel hale getirdiğini;

Pazarlama ve tanıtım: Türkiye’nin, Akdeniz’de İtalya, İspanya ve Yunanistan gibi rakiplerle mücadele ettiğini, bu ülkelerin pazarlama stratejilerini daha etkin kullandığını, Türkiye'nin de kruvaziyer turizmi açısından sunduğu avantajların, etkili bir şekilde tanıtılması, daha fazla geminin, Türkiye limanlarını programına dahil etmesi ve ülkenin kruvaziyer turizmi açısından daha fazla pazarlanması gerektiğini;

Etkinlik: Kruvaziyer yolcularının Türkiye'de daha uzun süre kalmasını sağlamak adına liman şehirlerinde daha fazla etkinlik ve turistik deneyimlerin sunulmasını;

Yerel halkın bilinci: Kruvaziyer sektörünün en büyük sorunlarından birinin geo-politik konumu sebepli belirsizliğe bağlı sınırlı sürdürülebilirlik olduğunu, bununla birlikte limanlarda yerel halkların ve ticaret kültürünün gelişim ve değişim ihtiyacına direncinin de önemli rol oynadığını, liman çevre esnafına eğitim imkanlarının sunulmasını;

Tarifelerde indirimler: Türkiye’deki bazı liman ücretleri ve vergilerin, Yunanistan ve İspanya gibi rakiplere göre daha yüksek olabildiğini, bunun da kruvaziyer şirketlerini Türkiye yerine farklı destinasyonları tercih etmeye yönlendirebildiğini, liman ve kıyı emniyet tarifelerinde yapılacak önemli indirimler ile Türkiye’nin payının hızla yükselebileceğini belirtiyorlar. 


2024 yılında Türkiye limanlarına gelen kruvaziyer yolcu sayısı 1,9 milyonu aşarak rekor kırdı

Sektör temsilcileri eğer yıl boyunca sürdürülebilir bir kruvaziyer turizmi politikası benimsenir ve yeni rotalar eklenirse, Türkiye’nin Akdeniz'deki en büyük kruvaziyer destinasyonlarından biri olabileceğini açıklıyorlar. Ayrıca kruvaziyer limanı fizibilite çalışmaları yapılırken, kruvaziyer gemilerinin karlılık analizlerinin de dikkate alınması gerektiğini, seyahat programına yeni bir liman eklenmesinin kruvaziyer yönetimi açısından maliyeti, o bölgenin turlar için cazip merkez olup olmaması gibi noktalara dikkat edilmesinin gerektiğini açıklıyorlar. Dolayısıyla hepsini kapsayan ve karar alabilen bir denizcilik üst platformu gibi bir merci kurulursa belki bu konularda daha çok ve hızlı yol alınabileceğine dikkat çekiyorlar. Kruvaziyer sektörünün gelişimi için atılacak diğer adımları da açıklayan sektör profesyonelleri: Avrupa ve Amerika’daki büyük kruvaziyer firmalarıyla daha güçlü iş birlikleri kurulması gerektiğini, kruvaziyer gemilerine hizmet verebilecek liman sayısı ve altyapısının yeterince gelişmiş olmadığını, özellikle büyük yolcu gemilerinin yanaşabileceği modern terminallerin sınırlı olduğunu ve bu yönde adımlar atılması gerektiğini, sektörün gelişimi için yerel ve ulusal hükümetlerin desteği, yatırım teşvikleri ve iş birliklerinin önemli olduğunu, güvenlik ve hizmet standartlarının yükseltilmesinin önemini; konukların kendilerini güvende ve rahat hissetmelerinin, Türkiye'yi tercih etmelerinde etkili olacağını, nitelikli personel bulma konusunda eğitim programlarının geliştirilmesi ve personel haklarının iyileştirilmesi gerektiğini önemle vurguluyorlar. Cruise kültürünün ülkemizde her geçen gün daha da geliştiğine dikkat çekerek, limanlarımızdan ne kadar çok yolcu bindirebilirsek, gelen gemi sayısının da o kadar artacağını ifade ediyorlar. Turizmin yüksek katma değerli bir sektör olduğuna, kruvaziyer turizminde örneğin bir limana yanaşan yaklaşık 4 bin 5 bin yolcu kapasiteli bir geminin, o limana tek seferde yaklaşık 500 bin USD bıraktığına ve bu bağlamda çarpanın önemine dikkat çekiyorlar.  Kruvaziyer şirketlerimiz 2025 yılında, sürdürülebilirliği odaklarına alarak, yerel ekonomiyi desteklemeye ve Türkiye'nin uluslararası platformda daha güçlü bir şekilde tanıtılmasına katkı sağlamaya devam edeceklerini, misafirlerine yeni deneyimler ve yeni kültürler sunma fırsatı amacıyla rotalarına yeni seferler ekleyeceklerini ve hedeflerini yükselteceklerini belirtiyorlar. 


Sektör profesyonellerinin konu ile ilgili görüş ve değerlendirmelerine aşağıdaki linke tıklayarak "Turizm Proje" Dergisi Nisan 2025 sayısından okuyabilirsiniz.

Turizm Proje Dergisi Nisan 2025

Turizm Proje Dergisi 2021 - Tüm Hakları Saklıdır.