Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya, "Turistler gittikleri tesislerde çevreye, yeşile, sürdürülebilirliğe ve karbon ayak izine dikkat edilip edilmediğine bakıyor. İnsanlar buna göre tesis seçmeye başladı" dedi.
Son yıllarda bütün sektörlerde işletmeler karbon ayak izini azaltarak çevreye verdikleri değeri vurgulamaya başladı. Turizm sektöründe de çevresel önlemler açısından farkındalık yaşanmaya başladı. Konaklama tesisleri, tur operatörleriyle yıllık konaklama anlaşması yapabilmek veya uluslararası kongrelere ev sahipliği için çevre üzerindeki etkilerini ve karbon ayak izi değerlerini paylaşmaya başladı.
TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, Manavgat Side Bölge Temsil Kurulu üyeleriyle bir araya geldi. Açıklama yapan TÜRSAB Başkanı Bağlıkaya, turizm sektörünün bütün paydaşlarıyla ve kamu kurumlarıyla çevre konusunda hazırlık yapması gerektiğini söyledi. Türkiye'de turizm sektörünün her türlü şarta kolayca adapte olabildiğine değinen Bağlıkaya, "2020 yılında bütün dünyayı etkileyen koronavirüs salgını yaşadık. Sektör çok zor durumda kaldı. Yurt dışında müşterilerimizin de talebiyle, devletin öncülüğünde 'güvenli turizm sertifikası' oluşturuldu. Bu bizim keşfettiğimiz bir şey değildi, rakiplerimiz Yunanistan, İspanya ve Fransa gerçekleştirdi. Biz de erken davranarak, pazarlarımızı kaptırmadık. Turizm sektörü yolcu almak istiyorsa, ticaretini sürdürmek istiyorsa bunu yapmak zorundaydı" dedi.
Avrupa'da, tatilcilerin çevreyle ilgili sorularıyla karşılaşmaya başladıklarını anlatan Bağlıkaya, "Karbon ayak izi konusu yavaş yavaş gündeme gelmeye başladı. Yükselerek de devam ediyor. Tüketicilerin talebi doğrultusunda gerçekleşen bir durum bu. Turistler gittikleri tesislerde, çevreye, yeşile, sürdürülebilirliğe ve karbon ayak izine dikkat edilip edilmediğine bakıyor. İnsanlar buna göre tesis seçmeye başladı" diye konuştu. Çevre konusunda hassasiyet gösteren işletmelere ve tesislere yönelik talep olduğunu vurgulayan Bağlıkaya, "Tüketici talepleri bu yönde gelişiyor. Pazarda var olmak istiyorsak, yapmak zorundayız. Bununla ilgili kamu, özel sektörde daha duyarlı davranmaya, daha çok disipline etme yolunda birtakım girişimler başladı. O alanda da geri kalmadan bir açığımız varsa kapatacağız” dedi.