Wyndham Hotels & Resort, Türkiye Bölge Direktörü Ayca Beslen ve E.M.E.A. Başkanı Dimitris Manikis, Wyndham Grand İstanbul Levent’te ortak bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda, Türkiye genelinde yapılacak otel projeleri, turizm sektörünün genel sorunları, değişen tatil trendleri, 2022 yılı değerlendirmeleri üzerinde konuşuldu.
“Türkiye’yi öne çıkararak, teşekkürlerimizi sunmak istiyoruz”
Ayca Beslen, grubun projeleri hakkında yaptığı açıklamada, şu an itibarıyla otel mevcutlarının 83 olduğunu, yılsonuna kadar 7 yeni otel ile birlikte bu sayının 90’a çıkacağını belirtti. Beslen, bu yılsonuna kadar, Adıyaman, Elbistan, Kuşadası ve İstanbul’da otel açılışlarının gerçekleşeceğini ifade etti. 2022 yılı planları hakkında da açıklama yapan Beslen, Mersin- Kızkalesi, Rize, Batman, İstanbul- Esenyurt ve Konya’da olmak üzere 5 yeni otel projesinin bilgisini paylaştı. Grup olarak “100 otel sayısının aşılmasını önemsiyoruz.” ifadesini kullanan Manikis, EMEA Bölgesi’nde Türkiye’yi bir mükemmellik bölgesi olarak gördüklerini ifade etti. Tüm EMEA Bölgesi içinde İstanbul ofisine daha çok istihdam sağlandığına vurgu yaptı. Manikas, Türkiye hakkında düşüncelerini ifade ederken; “Türkiye’de büyümek istiyoruz. Türkiye bize çok yardımcı oldu. Türkiye’yi öne çıkararak, teşekkürlerimizi sunmak istiyoruz.” dedi.
“ Türkiye istihdam açısından cazip bir ülke.”
Konaklamanın geniş bir sektör olduğunu belirten Dimitris Manikis, her departmanda kalifiye elemana ihtiyaç olduğunu ifade etti. Ayrıca, konaklama sektörünün zor bir sektör de olduğunu ifade eden Manikis, personel sıkıntısının bundan kaynaklandığını belirtti. Türkiye’nin istihdam açısından çok cazip bir ülke olduğunu, yetenek- gençlik- eğitim faktörlerinin bir arada bulunmasının Türkiye’yi istihdam olarak öne çıkardığını açıkladı. Avrupa’nın en genç nüfusuna sahip olan Türkiye’de özellikle liderlik kadrosunda daha fazla kadına ihtiyaç olduğunu vurguladı.
“ İş ve tatil anlayışları birleşiyor.”
Pandemi döneminde yaşanan zorunlu kapanmalar, uçuş yasakları, seyahat kısıtlamaları; aşının bulunması, virüsün kontrol altına alınmaya başlanması, yasakların gevşetilmesiyle, turizmin tekrar canlanmaya başlamasını sağladı. Sonuç olarak bu durum, insanlarda her zamankinden daha çok seyahat etme isteği oluşturdu. 18 aylık bu süreç, beraberinde birçok şeyi de değiştirdi. Manikis, insanların değiştiğini, tüketim alışkanlıklarının, seyahat etme alışkanlıklarının, toplantı biçimlerinin değiştiğini kısaca artık 18 ay öncesi insanlar olmadığımızı ifade ederek, “Kaybedilen bu zaman zarfını geri almak isteğinde olan insanlar, enflasyon, kur sorunları, enerji krizlerine rağmen, seyahat ediyorlar. Seyahat oranları yüzde 25 arttı. Değişim, daha az seyahat fakat daha uzun süreli seyahat olarak ortaya çıkıyor. İş ve tatil konseptleri birleştiği bir trend görüyoruz. Özellikle Anadolu’da iş için gelen turistin geri kalan zamanını şehrin turistik yerlerini ve tatil beldelerini gezerek değerlendirme eğilimde olduğu görülüyor.” dedi.
“ Gelir ve varlık yönetimi 1 numaralı konu olacak.”
Türkiye Bölge Direktörü Ayca Beslen, ilk 9 aylık süreçte doluluk oranlarının yüzde 65 seviyelerinde ulaştığını belirtti. 2019 yılının 2-3 puan gerisinde olduklarını belirten Beslen, 2019 yılını yakalamaya çok az kaldığını vurguladı. “2019 yılına göre, (RevPAR) odabaşı gelirimizin yüzde 83’ünü yakalamış bulunuyoruz.” açıklamasını yapan Beslen, disiplinlerini korumanın ve gelir yönetimi konusunun çok önemli olduğunu belirtti.
“Önümüzdeki 3 ile 5 yıl arasında turizmde 4 kategori öne çıkacak.”
Dimitris Manikis, önümüzdeki 3 ile 5 yıl içinde gastronomi turizminin, sağlık turizminin, ekstrem spor turizminin ve geleneksel tatil amaçlı seyahatların, 4 kategori öne çıkacağını vurguladı. Manikis, 2022 için temkinli bir iyimserlik içinde olduklarını açıklarken; Ayca Beslen, 2022’in, temizlik, hijyen ve sürdürülebilirliğin ön planda olacağı bir yıl olacağını öngördüklerini ifade etti.